7 Temmuz 2005 tarihinde
Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5378 sayılı Engelliler Kanununun
geçici 2 ve 3’üncü maddeleri kamu kurum, kuruluş ve özel kuruluşların kamuya
açık olan kapalı veya açık alanlarında engellilerle ilgili erişilebilirlik ve
ulaşılabilirlik düzenlemeleriyle ilgilidir.
Kısa adıyla 5378 sayılı
Engelliler Kanunu çıktıktan sonra kamu kurum, kuruluş ve özel kuruluşları
yapacakları açık veya kapalı yeni bina ile eski binalarındaki tüm tadilat vb
düzenlemelerinde kesinlikle görme, ortopedi ve işitme/konuşma engellileri de
dikkate alarak planlamak zorundadır.
Gelin görün ki kanunlar ne
derse desin bizim düşünce engelli olan bazı kamu kurum, kuruluş ve özel kuruluş
idarecileri bildiklerini okumaya ve engellileri görmezden gelerek hiç saymaya devam
etmektedir.
İşte bunlardan birisi de
Malatya merkezde bulunan Ziraat Bankasıdır.
2011 yılında Ziraat
Bankasının Merkez Şubesi bina girişine engellilerin rahat girip çıkması
amacıyla bir rampa yapıyor.
Yapılan rampayı ilk
gördüğümde hayretler içerisinde kaldım. Çünkü gördüğüm bir rampadan çok düz bir
duvara benzeyen düzenlemeydi.
Yüzde 6-8 eğim arasında
yapılması gereken rampa yüzde 40-50 eğimde, 60-65 santim arasında dar ve kaygan
olarak yapılmış bir düzenlemeydi.
Deyim yerindeyse dostlar
bizi pazarda gördün hesabı yaptıkları bu ucube düzenlemeyle yasalara uymuş
oluyor ve engellilere karşıda duyarlı olduklarını ve değer verdiklerini
göstermiş oluyorlardı.
2011 yılından beri defalarca
bu olayı valilerin, belediye başkanlarının ve müdürlerin de bulunduğu tüm resmi
toplantılarda dile getirdiğim gibi basın aracılığıyla gündeme de getirdim. Bunun
dışında derneğimizi ziyaret eden milletvekillerine de ayrıca ilettim.
Bu olayla ilgili ilk
açıklamamı yerel basında yaptığım günden şu ana kadarda bu rampadan benim gerek
manuel gerekse de akülü tekerlekli sandalyem ile çıkabilecek banka müdürü,
çalışan personellere veya vatandaşlara 20 bin lira nakit ödül vereceğimizi
belirttim. Ve bu sözümü defalarca da katıldığım canlı tv programlarında da
açıklayarak ödülü almaya herkesi davet ettim.
Bu konuyu yazılı ve görsel
basında her gündeme getirdiğimde ve manşet olduğunda banka yetkililerinden
arayanlar oldu ve bir defada müdür derneğe yanıma geldi.
Arayanlar da derneğe gelen
müdürde gündeme getirdiğimiz olayda haklı olduğumuzu ve düzeltmek için gerekeni
yapacaklarını söylediler.
Her defasında da “Rampayı
yapmadan önce sizlere karşı her hangi bir olumsuz açıklamamız yoktu. Çünkü her
bankada olmadığı gibi sizin bankanızda da rampa yok diye açıklama yapardık.
Ancak yaptığınız bu rampa bizim kullanmamız amacıyla değil açıkçası bizlerle
engelliler dalga geçmek alay etmek için yapılmış gibi görünüyor. Bizlere
hakaret edilmiş bir durum gibi algılıyoruz. Ya bu rampayı kaldırın eski haline getirin
ya da standartlara uygun bir rampa veya başka bir düzenleme yapın” dedik.
Biz ne kadar dile getirirsek
getirelim adamlar bildiğini okumaya devam ettiler. Yüzümüze karşı haklısınız
gerekeni yapacağız diyen müdür olmuş zat nedense ağzından çıkanları yanımızdan
ayrılır ayrılmaz unutmuş gibi hiç bir şey yapmadılar.
Bu güne kadar onlarca defa
bağıra bağıra dile getirmeme rağmen rampayı yapmayanlar iki üç defa bankayı
baştan aşağı tadilat yapmayı bildiler.
En son olay Erişilebilirlik
İzleme ve Denetleme Komisyonuna şikâyet edilince gerekli incelemelerin
yapılması amacıyla komisyon üyeleriyle bankaya gittik. Birinci gitmemizde denetlememize
sorun çıkardılar, izin yazısı falan istediler. Ki izin yazısına gerek olmadığı
halde bir süre sonra gerekli yazılarla tekrar gidildi ve inceleme yapıldı. Komisyon
üyeleri bina içerisinde inceleme yaparken yetkili biri olduğunu öğrendiğim bir
bayan dışarıya çıkıp deyim yerindeyse olmayan aklıyla bana akıl vermeye
çalışıyor ve “Ne bizimle uğraşıyorsun, git birazda diğer bankalarla uğraşsana,
gelip gidip bize kafayı takıyorsun, maaşını diğer bankada çek.” gibi ipe sapa
gelmez sözler söyledi ve beni de dinlemeden içeriye girdi.
Aklı olmayan bu sözde
görevlinin o göreve nasıl geldiğini merak etmiyor değilim… Bu sözüm ona
görevliyim diye geçinen bayanın, doktorun hasta seçme, belediye otobüslerinin
yolcu seçme, kurum ve kuruluşlar ile bankalarında müşteri seçme hakkı
olmadığını ancak müşterinin istediği doktora gitmeyi isteyebileceği, istediği
otobüse binebileceği gibi istediği bankaya da gidebileceğini öğrenmesi gerekir.
Bu bayanın yaptığı çirkin
davranışın benzerini ben ve benim gibi sandalyeli birçok arkadaşın yaşadığına
eminim. Bu olay dışında haliyle tekerlekli sandalyeli olunca içeriye
giremediğimizden görevlilerden yardım istemek zorunda kalıyoruz. Genelde de
görevlilere haber ettirmemize rağmen bizleri görenler ya görmemezliğe vuruyor,
ya “İşimiz var bitsin gelelim” diye haber ederler ya da “Bina dışında kimseye
yardım etmemiz yasak” derler. Bunlar aklınca bizi oyalayacak ve kandıracaklar.
Bazıları da dalga geçer gibi “Kapıda rampa yaptık onlar için, çıksınlar içeriye
gelsinler” diyorlar.
Güler misin, ağlar mısın?...
Tek akıl bu bankada
çalışanlarda tek gören göz bunlarda ya, bizler hiçbir şey görmüyor ve
bilmiyoruz. Kapıdaki beydağı gibi kocaman rampayı görmüyoruz, görsek de oradan
çıkmayı bilmiyoruz.
Bu banka hakkında söylenecek
çok şey var ancak burada söyleyemiyor ve susmayı tercih ediyorum. Biran
gözlerinizi bir dakikalığına kapatın ve tekerlekli sandalye ile bu rampanın
önünde düşünce engelli bu görevlilerin yaptığı, sergilediği insanlık dışı tutum
ve davranışlarla yüz yüze geldiğinizi ve yaşadığınızı düşünün. İşte ne demek
istediğimizi anlayacaksınız… Bizim neler yaşadığımızı anladığınız ve hissettiğiniz
an dilinizin ucuna gelen kelimeleri bırakın gitsin…
İşte bu “ENGELLİ DÜŞMANI
BANKA” daha bir, bir buçuk yıl kadar önce tadilat yaptırmasına rağmen şu anda
yine yapıyor. Ve engellilerle ilgili en ufak bir çalışma görünmüyor. Ne diyelim
her konuya para bulur yaparlar ancak bizlerle ilgili ufak bir düzenlemeyi de
yapmazlar.
Sözün özü, şimdi bu banka başta olmak üzere şikâyet edilen ve denetlenen kurum ve kuruluşlara Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonunca ceza kesilmesi gerekiyor. Yönetmelik gereği ceza kesmesi gereken yetkili kişi Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürleridir. Şimdi merakla bekliyorum, müdürlerde kanunlar ne derse desin mi diyecekler yoksa kanunlara uyarak gerekenleri yapacaklar mı?
Yorumlar
Yorum Gönder