Geçtiğimiz haftalarda sosyal
paylaşım sitesi olan facebookta hiç tanımadığım Mesut Güngör adlı bir
vatandaşın paylaştığı resim ile yazıyı görüp okuyunca çok şaşırdım.
Mesut Güngör adlı vatandaş
belediye otobüsünün göründüğü bir resimle birlikte, “Hamile kadın oturmadan otobüsü hareket ettirmeyeceğini söyleyen ve
söylediğini de yapan, 374 hat no’lu (Konak-İzkent) ESHOT otobüsünün şoförü,
2015 yılının şoförüdür benim için.” diye yazılı bir mesaj paylaşmıştı.
Paylaşılan mesaj doğru olsun
veya olmasın önemli değildi. Benim için önemli olan toplu taşıma araçlarında
yaşanılan çok ciddi ve bir o kadarda önemli olan konuyu dile getiriyor
olmasıdır.
Belediye ve özel toplu
taşıma araçlarında yaşanılan ana sorunlardan bir tanesidir bu konu. Bu konuda
en çok sorun yaşayan ve mağdur olanların başında da biz engelliler gelmektedir.
Toplu taşıma araçlarını süren bazı sürücülerin engellilere dikkatli
davranmamaları nedeniyle yaşanan sorunları sıralamak gerekirse bunları kısaca
şu şekilde açıklayabilirim.
Engelliyi görünce görmemezlikten gelmeye çalışmaları,
“Araç dolu, yer yok arkada gelen araca binin” demeleri,
“Bir arabaya bir sandalyeli biner” demeleri,
Rampaları açıp kaparken çok sert bir şekilde bunu yapmaları ve yaparken
asık suratlı olmaları,
Bazı sürücüler arabayı yana yatırmadığında bunu sormaya çalıştığımız zaman
“Bu araba yana yatmıyor” ya da “Arızalı ondan yatmıyor” gibi sözler demeleri,
Yolda gitmek zorunda olan engellileri gördüklerinde el kol hareketi ile
kaldırımı göstererek söylenmeleri,
Koltuk değnekli, yürüme cihazlı, zihinsel ve spastik engelliler ile
hamileler ve bebekli kadınlar bindiği zaman tam oturmadan ani hareket ederek
insanların düşme sıkıntısı yaşamalarına neden olmaları,
Normal yolcular engellilerden önce bindirildiğinden araç tıka basa
dolduktan sonra “Yer kalmadı, bir sonraki araca binin” gibi sözler demeleri,
Durak yerlerinin uygun olmaması nedeniyle otobüs durağı dışında binmek
veya inmek isteyen engellilere söylenmeleri,
Otobüs duraklarının sağında ve solundaki kaldırımlara konulan dubalar, aydınlatma
lambaları vb gibi şeylerin konulması nedeniyle rampaların açılıp kapanmasının sorun
yaratması,
Otobüs duraklarının engellilerin de bekleyeceği, binip ve inebileceği
şekilde standartlara uygun yapılmayışı,
Otobüslerin duraklarda yolcu indirip bindirirken tam yanaşmayarak ya da
durak cebine girmeyerek kaldırımda bekleyen engellilerin, yaşlıların, hamileler
ve bebekli kadınların araca binmede zorluk yaşamalarına neden yol açtığı ve böyle
durumlarda aracın durağa yanaşmak için defalarca manevra yapmak zorunda kalması
nedeniyle sürücülerin surat asmasına ve söylenmesine yol açtığı,
Rampaların manüel açılıp kapanmasının büyük sorun yaratması, otomatik
sisteme dönüştürülmesi için araştırma ve çalışmaların yapılmamasıdır.
Yaşanılan sorunları daha çok sıralayabiliriz. Bu sorunları koltuk
değnekli, yürüme cihazlı, zihinsel ve spastik engelliler ile hamileler ve
bebekli kadınlar ortak yaşamaktadır.
Avrupa ülkeleri ile gelişmiş ülkelerin tamamında toplu taşıma
araçlarında kesinlikle ve kesinlikle böyle bir sorun ne görebilirsiniz nede yaşayabilirsiniz.
Çünkü oralarda her konu yasalara, kurallara ve standartlara uygun yapıldığı
için böyle sorunları size yaşatmazlar, yaşamanıza da imkân sağlamazlar. Eğer yaşanan
sorun varsa da çok nadir bir olay olarak yaşanmıştır.
Bu konuyla ilgili yüzlerce görsel video, resim vb izledim. Avrupa
ülkeleri ile gelişmiş ülkelerde engellilerin toplu taşıma araçlarına binip
inmeleri nasıl oluyor diye dikkatle izledim. İzlediğim her görselden sonra
üzüntüm daha da artıyordu. Moralim bozuluyor, isyan edecek duruma geliyor ve “Onlarda insan, bizlerde insanız.” diyordum.
İzlediğim görüntülerde, araçlar durağa sıfır konumunda yaklaşarak
duruyor. Sürücüler duraktaki diğer yolcuları almadan önce otomatik asansör veya
rampayı açarak engellinin binmesine yardım ediyor. Sonra araç sürücüsü emniyet
kemerleriyle engellinin tekerlekli sandalyesinin güvenliğini sağladıktan sonra diğer
yolcuların binmesini bekliyor ve herkes bindikten sonra hareket ediyor. Bu
uygulama yaşlı, hamile ve bebek arabalı kadınların binmesiyle de aynı şekilde
yapılıyor. Tüm otobüs durakları araçların sıfır konumunda yaklaşacağı ve
yolcuların rahatlıkla binip inebileceği şekilde yapılmış durumda. Bu arada
sürücülerin suratlarını kesinlikle asık bir halde göremediğimi de belirtmek
istiyorum. İnsanlar görevlerini hakkıyla yapıyorlar.
Sözün özü, elbette bizde ki tüm sürücülerde aynı şeklide ilgisiz,
alakasız ve duyarsız değiller. Aralarında çok azda olsa duyarlı ve mesleğini
hakkıyla severek yerine getirenlerde var. Temennimiz
hamile kadın oturmadan otobüsü hareket
ettirmeyeceğini söyleyen sürücü gibi koltuk
değnekli, yürüme cihazlı, zihinsel ve spastik engelliler ile hamileler ve
bebekli kadınlar oturmadan aracı hareket ettirmeyen sürücülerimizin sayısının çoğalmasıdır.
Ne dersiniz, “Onlarda insan, bizlerde insanız.” derken haksız mıyım?
Yorumlar
Yorum Gönder