İnsanların
hayatlarını devam ettirebilmek ve yaşamlarını sürdürebilmek için yerine
getirmeleri gereken bazı ihtiyaçları vardır.
Bu
ihtiyaçlar hakkında geçmişten beri birçok yazar ve düşünür tarafından değişik
kuram ve teori üretilmiştir.
Bunlardan
en önemli gördüklerimden bir tanesi Amerikalı ünlü psikolog Abraham Maslow’un
oluşturduğu “İhtiyaçlar Hiyerarşisi”dir.
Amerikalı
psikolog Abraham Maslow"un “İhtiyaçlar
Hiyerarşisi” kuramına göre insanların
ihtiyaçları sınırsızdır ve insan bir ihtiyacını giderdikten sonra başka bir
ihtiyaç ortaya çıkar. Bir ihtiyacı giderme süreci içinde ise tamamıyla memnun
olma/hoşnut olma durumu olası değildir. Bu esnada, giderilmemiş ihtiyaç kişi
için büyük bir motivasyon kaynağıdır, bireyi güdüler ve birey neyi henüz elde
etmemişse ona büyük bir ilgi gösterir. Fakat, ihtiyaç giderildikten sonra bu
ihtiyaca yönelik motivasyon davranışlar üzerindeki belirleyici etkisini
kaybeder. Maslow’a ait ihtiyaçlar hiyerarşisi de, alt düzeydeki ihtiyacın
karşılanmadan üst düzeydeki ihtiyacın karşılanmasının anlamsız olması ilkesi
üzerinde kurulmuştur. İhtiyaçlara ait hiyerarşi basamaklarla/düzeylerle ifade
edilmektedir.
Abraham Maslow,
insan ihtiyaçlarını bir piramit gibi birbiri üstüne merdiven basamağı şeklinde
çıkan bir şekilde düşünmüştür. Bu yaklaşım iki temel varsayıma dayanmaktadır. Bunlardan
birincisine göre ihtiyaçlar davranışa yön vermede önemli etkendir. İkincisi ise
ihtiyaçlar belirli bir sıraya sahiptir. Alt kademedeki ihtiyaç giderilmeden, üst
kademedeki ihtiyaçlar kişiyi herhangi bir davranışta bulunmaya sevk etmez.
Abraham
Maslow’a göre “İhtiyaçlar Hiyerarşisi”
beş basamaktan oluşmaktadır.
1.Fizyolojik
ihtiyaçlar
2.Güvenlik
ihtiyacı
3.Sevgi ve
ait olma ihtiyaçlar
4.Saygınlık
ihtiyacı
5.Kendini
gerçekleştirme
Fizyolojik İhtiyaçlar: Yemek yeme, su
içme, boşaltım, uyku, üreme, barınma ve temiz hava alma ihtiyaçları bu gruba
girmektedir.
Güvenlik İhtiyaçları: Doğa olayları
gibi tehlikelerden korunma, iş ve can güvenliği, emniyet, düzen, vb gibi ihtiyaçları
bu gruba girmektedir.
Sevgi ve Ait Olma İhtiyaçları: İnsanların
çevresindeki kişilerle iyi ilişkiler kurması, arkadaşlar edinmesi, dostlar
kazanması, bir gruba ait olma (aile, iş, arkadaş vb), insanların sevme ve
sevilme, bağlanma, güven ve kabul ihtiyaçları da bu gruba girmektedir.
Saygı İhtiyacı: Bu ihtiyaç toplumda
kişinin saygınlık kazanmasını ifade eder. Prestij, sosyal statü sahibi olma, başarı
elde etme ve başkalarınca benimsenip takdir edilme gibi ihtiyaçlar bu gruba
girer.
Kendini Gerçekleştirme İhtiyacı: Kişinin
başarma gücü ve yeteneklerini ortaya koymasıdır. Büyük ressamlar, sanatkârlar, yazarlar,
şairler ve filozoflar bu aşamaya gelerek, hayatlarının en önemli doruk
noktasına ulaşmışlardır.
Bu konuyu
okumakta olduğum Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Medya ve
İletişim bölümündeki Birey ve Davranış
dersinde okumuştum. Okur okumaz gözlerimin önünde yıllar öncesindeki kendi
sorunlarımızla ilgili çözüm önerilerimiz ile taleplerimiz canlandı.
1994
yılında Türkiye Sakatlar Derneği Malatya Şubesi olarak faaliyete başladığımız günlerde
dile getirdiğimiz sorunlar ile taleplerimizi günümüzde dile getirdiklerimizle
kıyaslamaya kalksak arada dağlar gibi fark olduğu görülecektir.
Psikolog
Abraham Maslow"un “İhtiyaçlar
Hiyerarşisi” kuramında belirtildiği gibi
bizlerinde ilk ihtiyacı olanın büyük kısmını elde edince bir sonraki basamakta
olan ihtiyacımıza geçiyoruz. Öncelikli ve hayati ihtiyaçlarımız arasında toplum
içine çıkmak, görünür olmak, var olduğumuzu gösterebilmek geliyordu. Bunun
büyük bir kısmını verilen mücadeleler sonucunda elde edince taleplerimizde
doğal olarak “İhtiyaçlar
Hiyerarşisi” kuramındaki gibi bir basamak
atlayarak üst sıraya geçiyordu.
Küçük bir
örnek vermek gerekirse geçmişte kaldırımlarda rampalar neredeyse hiç yok
gibiydi. İlk dile getirdiğimiz günlerde ise kısaca kaldırımlarda rampa yok
derdik. Yapıldığında ise standart ölçülerine ise pek dikkat etmezdik, önemli
olan rampa var mı vardı… Günümüzde ise kaldırımların zemin taşlarının kaygan
olup olmadığı, genişlikleri, eğimleri, yanlarında bulunması gereken koruma
bordürleri, görme engelliler için hissedilebilir kılavuz yolu, kaldırım üzerine
yerleştirilen ağaç, aydınlatma, reklam panoları, telefon kulübeleri, otobüs
durakları ile kent mobilyalarının yerleşim şekillerinden tutunda birçok konuya
dikkat ediyoruz.
Sözün özü
olarak, “Engellilerin talepleri
istekleri gün geçtikçe artıyor, daha önceleri bunları talep etmezlerdi”
gibi sözleri dile getirenler ne demek istediğimizi ve insan ihtiyaçlarının
sınırsız olduğunu daha iyi anlar umarım…

Yorumlar
Yorum Gönder